Meslek seçimi
ve kariyer yolculuğuna yönelimde en etkili hareket noktası hiç kuşkusuz; İnsanın ilgisi ve tutkusu yanında
becerilerinin hangi mesleki alana yakın/yatkın olduğu ile önemli ölçüde
ilgilidir.
Hepimizin
bildiği gibi bu konuda çok çeşitli yaklaşımlar, teknikler yoluyla
değerlendirmeler yapılmaktadır. Dolayısıyla bu testler ve değerlendirmeler
neticesinde bireyin sahip olduğu ilgi ve mesleki alan tutkusu yanında, bilgi,
beceri potansiyeli itibariyle, hangi mesleki çevrede daha verimli çalışmalar
yapıp kendisini gerçekleştirebileceği, böylelikle kişisel doyumu da
yakalayabileceği belirlenmeye çalışılıyor.
Bu yaklaşımlara
değinmişken 1971 yılında Dr. John L. Holland tarafından üretilmiş ve günümüze
kadar çeşitli akademik çalışmalara da konu olup, defalarca gözden geçirilmiş
olan Holland testinin de kişinin ilgilerinden
yola çıkarak tavsiyelerde bulunan bir yöntem olduğu anlaşılıyor. O kadar ki, bu yaklaşıma göre İnsanların ilgileri aynı
zamanda kişilik yapılarını oluşturuyor, bir diğer deyişle: ilgi envanterleri
aynı zamanda kişilik envanterleri olarak değerlendiriliyor.
Holland teorisine
göre; İnsanlar Realistic, İnvestigative, Artistic, Social, Enterprising, and
Conventional (RİASEC) yani sırasıyla Mekanik, Araşrtırmacı, Sanatkar,
Yardımsever, Girişimci ve Resmi olmak üzere 6 kişilik kategorisinde sayılmaktadır.
Holland testi,
sorulara verilen cevaplara göre kişinin RİASEC tipi ve oranlarını ortaya
çıkarıp, bu sonuca göre kişiye uygun mesleki çevre örüntüsü, dolayısıyla da bu
örüntüyle eşleşen mesleklerin bulunup değerlendirilmesini konu alıyor.
Bu çerçevede meslek
seçimi ne denli doğru yönelimle gerçekleşebilirse, kişinin bu alanda kendini
daha mutlu hissetmesinin de aynı ölçüde kapısı aralanmış oluyor. Dolayısıyla kişilik
özellikleri ve mesleğin gerekleri arasındaki uyum yakınlaştıkça o meslekte
başarılı (üretken olma, doyum sağlama, vb.) olma da artıyor.
Uyumlu bir
meslek seçiminde ise kişinin o meslekteki zorluklara karşı sergilediği kariyer esnekliği (çalışanların
işlerini etkileyen sorunlarla mücadele etme dereceleri) de yüksek seyrediyor.Diğer taraftan yüksek kariyer esnekliğine
sahip kişiler kendilerini sürekli öğrenmeye adamaktadırlar ve yeteneklerini
kullanıp sergilemek için isteklidirler. Yeteneklerini köreltmemek için hareket
etmeye eğilimlidirler. Yüksek kariyer hedeflerine sahip çalışanların kariyer
hedeflerine dönük beklentilerinin, oluşturulan şirket iklimiyle örtüştüğü
koşullarda, işletmeye bağlılıkları da iyi düzeyde gerçekleşecektir.
Burada kişinin kariyer anlayışı (kişilerin kendi ilgi
alanlarını, yeteneklerini, güçlü ve zayıf yönlerini bilme, yöneldiği alanla
potansiyelinin ne kadar bütünleştiği) nın da etkisi göz ardı edilemez.
Diğer bir husus
ise kariyer kimliği olacak ki, bu ise;
kişilerin işlerine bağlı olarak kişisel
değerlerini tanımlama dereceleri olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bununla beraber
kariyer yönetimini çok yönlü bir etkileşimin yönetimi şeklinde tanımlamak
oldukça yerinde bir niteleme olacaktır. İnsanların bir şekilde doğru meslek
seçmelerinin etkisi de elbette tek başına yeter değil.
Bu kapsamda Personel,
Yönetici, Şirket ve de İnsan Kaynakları Yöneticisi olmak üzere kariyer yönetimi
rollerinin bütününün de tesiri önemli.
Kariyer
motivasyonu olarak da;
-Şirketlerin
başarı için fırsatlar sağlaması,
-Kariyer
fırsatları hakkında bilgilendirme yapması,
-Gelişmeye
teşvik etmesi,
-Eğitimin
sadece bir maliyet unsuru görülmeyip, işletmenin amaçlarına ve hedeflerine
ulaşma ve rekabet gücünü elde edip sürdürülmesi yanında değişimin kontrol
altına alınıp yönetilmesi, dönüşümün yakalanması bakımından kritik eşik
değerinde olduğunun unutulmaması,
-Eğitim
organizasyonlarının ikili motivasyon gücüne sahip olduğunun daima göz önünde
bulundurulması,
-Özellikle de
personele kendini geliştirmesi için ilgi duyduğu kurslara ve konferanslara
katılma imkanı verilerek güçlendirme sağlanması,
-Personele yetkinliklerini
sergileyip kendilerini gerçekleştirebilmeleri için uygun bir alan sunulması,
İnsan
Kaynakları ve tüm hat yöneticileri de dahil olmak üzere işletmedeki
çalışanların kariyer yönetimi için, organizasyonun kariyer stratejisiyle uyumlu
ve tutarlı bir resim çizilmesi ayrıca önem kazanmaktadır.
Netice olarak
her İnsanın ilgisi, değerleri ve yetenekleriyle uyumlu bir mesleki çevrede yer
almak isteyeceği, bu doğrultuda bir buluşmanın gerçekleşmesi halinde ise asıl
kariyer gelişimini yakalayabileceği aşikar.
Paylaşmak
sevgidir, berekettir.
Nedim İleri
Kaynakça:
Çetin. Canan, Özcan,
Esra Dinç İnsan Kaynakları Yönetimi İstanbul Beta Yayıncılık 2014
ÖZELLİK-FAKTÖR
VE HOLLAND’IN KURAMLARI Prof. Dr. Binnur YEŞİLYAPRAK http://www.binnuryesilyaprak.com/index.php?option=com_content&view=article&id=77:oezellik-faktoer-ve-hollandn-kuramlar&catid=34:dier-yazlar&Itemid=67 Erişim tarihi: 29.07.2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder